Kendini suçlu ve rahatsız hisseden ruhsal olarak belirsizliğiyle baş başa kalmış insanlar başkalarının olur olmaz asılsız şahsi yaşamlarıyla uğraşarak kendilerinin dahi farkına varmadığı bilinmezliğin ortasında buluverirler.

Büyük yalanlara, iftiralarla başkalarını itibarsızlaştırmak hem ahlaki olarak toplum tarafından, hem de yasal olarak cezai müeyyidesi bakımından geri dönüşü telafisi olmayacaktır.

    Psikolojik açıdan kişilik bozukluğu olarak tanımlanan insanın başkalarına yönelttiği ithamlar o kişinin yaşamında alışagelmiş ruhsal bozukluklara sebep olurken uzman psikolog tarafından gözetim altına alınılması gerekmektedir. Mağdur durumuna düşürülen bireyin ailevi ve sosyal açıdan yaşadığı psikolojik baskılar göz önüne alındığında gereksiz yaşadıkları ruhsal açıdan yaralara neden olur.

     Genellikle art niyetli ve nefret dolu ruhsal rahatsızlığı olan insanlar geçmişe dayalı kendilerince henüz içsel tatmin olamayıp başka şeyleri vesile kılarak onur kırıcı aleyhte söz ve yazılar öne sürerler. İnsanın inandırıclığının ve dürüstlüğünün kanıtlanması ancak toplum içerisindeki yaşantısından göreceli muhakeme edilir.

     İftira , iftiracının iftira attığı kişinin masumiyetinden korktuğunun, çekindiğinin açık ifadesidir. Heleki hiç muhatap olmadığı, sohbetinde dahi bulunmayıp başkası hakkında uydurulmuş yalanların elbet gün gelip gerçeklerle yüzleşmesi olacaktır. ‘’İftira öyle bir kılıçtır ki, kılıcın yarası iyileşir, iftiranın yarası iyileşmez’’ psiko terapi zaruriyeti duyacak seviyede yalanlar, iftiralarla topluma zararı olan bireylerden mümkün oldukça uzak durarak kendilerini tedaviye teşvik etmek gerekir.

    Paranoid bozukluğu insanlar, toplum içinde insan aslen kendi işi gücüyle uğraşsa boş işlere zaman bulamayacaktır. Bilgileri olmayan şeyler hakkında yapılan dolaylı ve dolaysız söz ve davranışların alışkanlık haline gelmemesini sağlayabilmek hepimizin desteğiyle kazanılacaktır. Bu durumda bozuk karakteristiği insanları derhal erken teşhis ederek uzman yardımı aldırılmalıdır.

      İnsanlığın düşmanlığı gibi algınan bu tarz bireyler yaptıklarından utanç duyarak karşısındakinden özür dileyerek gönül almaları elzemdir. Bunun dünyalığı varsa ahiretliği de elbet er geç olacaktır. Halka mal olmuş insanlarda heleki yaşanılan ve kendilerine yaşatılan bu tarz uygunsuz şeyleri kaideye almayarak olması gereken şekilde hukuken karşılık vermek gerekecektir.

ARAŞTIRMACI YAZAR

VOLKAN YAŞAR BERBER