Yıllardır süregelen, toplumun neredeyse kronik bir hastalık misali kendine reva gördüğü, bir meseleden bahsedeceğim.
Bilmem kaç tane Üniversite bitirmişsin, uluslararası düzeyde kabul görmüş mesleki yeterlilik belgelerin var, üstüne bir kaç tane de yabancı dil biliyorsun...Vs...
Bunların ne önemi var ki; değil mi?...
Liyakat, hakkın ve adaletin gerisinde kalınca,Ankara'dan bir dayın devreye girer ve günün sonunda esasında hiç de hak etmediğin bir makamda ve mevki de,kendini bulabilirsin.Maalesef bu, gerçek ülkemizin kanayan bir yarası durumunda.
Gelelim, şimdi Emeğin başkenti Zonguldak'ımızda durum böyle mi?...
Yakın,bir zamanda Zonguldak Milletvekilimiz Sayın Muammer Avcı'nın girişimi ile birlikte, Türkiye Taş Kömürü Kurumuna iki bin tane işçi alımı gerçekleşti.
Yüzlercesi Filyos Vadisine...Vs...
Haktan,adaletten ve vicdani olgularından zerre taviz vermeyen,sayın Avcı, Öz babasının oğlu bile kimseye iltimas tanınmamıştır.
Varsa, aksini iddia eden Ispatlamakla yükümlüdür.
Şimdi diyeceksiniz ki; Muammer Avcı Vekilimiz,bu şehrin ağabeyi değil mi?
Hiç mi, torpili olmadı?...
Hiç mi kimseye makam ve mevki anlamında destek olmadı...?
Sayın,Avcı kurumların ve kuruluşların işleyişleri açısından, millete hizmet anlamında liyakata uygun olarak, elbette birilerini o makam ve mevkilere layık görmüş olabilir.
Ancak, sayın Avcı ile torpili yan yana getirmeye çalışanlar, ancak havasını alırlar.
Murat ileri
