Adem sıfatında ben de insanım.Hatta bir zaman için "Gül"e  düş bile oldu.

Hayal ikliminde Umut oldu...Bana sorsanız eğer, Zonguldak'a doğan Güneş oldu.
....

Kırıkların Ceminde de, sazların  dergahına söz oldu , şiir oldu ve sonunda yazılarıma bile destan oldu.

Hatta yedilerin semahında, bile Pir Sultan Abdal'a söz oldu.Naz etti, bir kenara çekti kendini...

Ben Avcı'yım dedi...

Dedik ki; Pir'i " Sen ZALİM AVCI değilsin..."

 O da; Yorgun yüreğimde çarpışan, milli görüşün heyecanı ancak cenktir bana, ölüm varsa da sonunda Hakkın Tecellisidir bana dedi...

Zalim gecenin karanlığıydı.
Sanki Temmuzun 15'ydi...
Şehit Ömer HalisDemir geldi  dergahımıza.

Güvercin beyazı saflığında , kefeniyle dayandı sırtını ulu Çınara...

Dedi ki: 

Cümle canlı bu topraktan
Var olmuştur emir Haktan
Rahmet dile sen Allah'tan
Tükenmez rahmet deryası...

Ey DeliOğlan sapma sağa sola,
Sen Allah'tan birlik dile
Ayrılıktan gelir bela...
Dava insanlık davası...

Hak teala emrilediyse, Vatan uğruna ölmeyi, Devletimizin varlığı için şehitliği, bir yiğidi arayacak gözleriniz Er meydanında...

"O Yiğidoğlu yiğid benim dedim." efendim dedim...

Usulca öptü alnımdan...

Bir nara koptu, gecenin karanlığına inat Çağlayan bir  sesle...

Sanki Son Osmanlı Abdülhamit Hani Hazretlerinin emri gibiydi...

"Eğer millet içinde bütünlük sağlanmamışsa zafer tesadüfi, yenilgi kaderdir." Dedi...Avcı...

Ben bin yıllık cahilliğimde Onu, Avcı sandım...

O sanki Zühre yıldızıydı, Karanlık kuyulara ışık oldu.
Ve o kuyulardan bir nefer olarak, Muammer'ler ve nice Yusuf'lar doğdu...

Murat İleri

I M G 20240102 W A0019