Zonguldak'ta yaşanan skandal, kaçak maden ocağında çalışan ve yanmış halde bulunan 50 yaşındaki Afganistan uyruklu Vezir Mohammed Nourtani'nin ölümüne ilişkin çarpıcı detayları gün yüzüne çıkardı. Adli Tıp İhtisas Kurulu raporuna göre, cesedin bazı kısımlarının kömürleşecek kadar yanmış olması, mide, sol böbrek, pankreas ve bağırsakların tefrik edilemediği belirtildi.

BÖBREĞİNE 20 BİN DOLAR TEKLİF EDİLMİŞ

Soruşturma sürecinde ortaya atılan iddialar ise daha da şok edici. Nourtani'nin eşi Kamergul Maliki, savcılık ifadesinde eşine bir telefon konuşmasında böbreğine karşılık 20 bin dolar teklif edildiğini duyduğunu aktardı. Tutuklu bulunan kaçak ocak sahiplerinden Enver Gideroğlu'nun babasının ise böbrek hastası olduğu iddiası üzerine, kolluk kuvvetleri eşliğinde hastaneye götürülerek muayene edildi. Ancak yapılan muayenede, böbrek ameliyatı izine rastlanmadı.

Zonguldak Afgan Madenci

Cesedin yüzünde ve ellerinde herhangi bir yanık olmadığını, bu durumun kimliğin belirlenmesini kolaylaştırdığını ifade ediyor. Ancak cesedin vücudunda ciddi yanıklar olmasına rağmen böbreğin bulunamaması şüpheleri artırıyor.

Öte yandan, Avukat Kerim Bahadır Şeker, olayın daha detaylı incelenmesi gerektiğini vurgulayarak, cesedin yanık olmasına rağmen yüz ve ellerindeki parmak izlerinden kimliğin belirlenebileceğine dikkat çekti. Ayrıca, dosyada kaçak organ ticaretiyle ilgili herhangi bir iz bulunmadığını belirtti ve Afgan madencinin vücudundaki kırıkların da göz ardı edildiğine dikkat çekti.

SOL BÖBREĞİ BULUNAMADI

Böbrek konusunun yeterince aydınlatılmadığını belirten Avukat Şeker, “Afgan madencinin sol böbreğinin ‘tefrik edilemediği’ yani sol böbreğinin bulunamadığı görülüyor. Şöyle bir değerlendirme yapacak olursak, dosya içeriğindeki keşif zaptında ve tutanaklardaki fotoğrafları incelediğimiz vakitte bir kişinin neden yakılması söz konusu olur? Burada cesedin kimlik bilgilerini kaybetmek için, ancak ve ancak yüzünde, ellerinde ve ayaklarında bir yanık yok. Yüzünden kimliği belli olabilir, ellerinden de parmak izleri belli olabilir. Ama tamamen bedeni yanmış vaziyette. Bedenini yanmasıyla alakalı olarak kaçak organ ticaretiyle ilgili herhangi bir hususun olup olmadığına ilişkin buradaki paraların ne şekilde teklif edildiğine ilişkin bu paranın kabul edilmemesinden sonra böbrek ticaretinin zorla mı yapıldığına ilişkin, Afgan madencinin vücudundaki kırıklara ilişkin hiçbir şekilde dosyada ilerletme yapılmamış olduğunu görüyoruz.

Zonguldak Afgan Madenci1

Bu adli kontrol kararı kaldırılmış olan kişi şu an elini kolunu sallayarak toplumumuz içerisinde, yakılarak öldürülmesine olanak sağlayarak yakan kişilerle hareket edip onlarla alkol alan kişi adli kontrol kararıyla bile olmayacak şekilde dışarıda. İddianamenin kabul edildiği gün mahkeme bu kişinin adli kontrol kararını kaldırmış. Bunun kesinlikle bir hukuk katliamı olduğunu değerlendiriyoruz.

Bu böbrek ne oldu, nerede? Bu böbrek bulunmadan bir şekilde merdiven altında mı nakli yapıldı, kime yapıldı? Bunun tespitinin yapılması lazım. Aile gerçekten inanılmaz derecede mağdur vaziyette. Bir gecekondunun içerisinde 1’i engelli 4 çocukla 1 eş ve bu mağduriyete daha fazla mağduriyet eklememek lazım. Anayasa’nın 10’uncu maddesi dili, dini, ırkı ne olursa olsun Türk kanunları önünde herkesin eşit olduğunu söyler. Biz de bu davada eşitlik uğruna, insan hakları uğruna bu suçu işleyenlerin adalet önünde en ağır cezayı almaları için takipçisi olacağız.” dedi.

Bu gelişmelerle birlikte, Zonguldak'ta kaçak maden ocağı işletmecilerinin, maden ocağında fenalaşan Afganistan uyruklu madenciyi yakıp cesedini ormana attığı iddiaları daha da ağırlık kazandı. Olayın detaylarına ilişkin şüpheler artarken, adaletin sağlanması ve ailenin mağduriyetinin giderilmesi için titiz bir soruşturma yapılması bekleniyor.

Toplanması yasak olan bitkiyi Çaycuma'da toplarken yakalandı! Toplanması yasak olan bitkiyi Çaycuma'da toplarken yakalandı!

HABER MERKEZİ

Zonguldak Haberleri