Ülkemiz ve insanlık gerçekten çok zor günlerden geçiyor. Geçtiğimiz Mart ayından itibaren insanlığın hayatını felç eden Covit-19 Korana belası yüzünden nice canlar hayattan koparken bundan sonra yaşanacakların ise ne olacağı belirsiz günlerden geçiyoruz.

“Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete”

Tek umudumuz ise Korona virüsünden bizleri kurtarması beklenen aşıların tüm insanlığa vurulması ve nasıl bir etki göstereceğidir, yapacak başka bir şey yoktur. Çünkü, bu mikrop kesin olarak gözle görülmüyor, elle tutulmuyor. Ölümcül virüs ile ilgili olarak tüm dünya ülkeleri yoğun bir şekilde çalışmalarını sürdürüyorlar ve üretilen aşıların da ciddi bir koruyucu olduğunu ifade ediyorlar.

Sağlık Bakanlığımız da bu konuda Çin’den gelen aşıların son derece güvenilir olduğunun altını çiziyorlar. Ya bu aşıları olacağız, ya da sinsi olarak tüm insanlığı tehdit etmeye devam eden korana ile baş başa kalacağız.

Öyle günlerden geçiyoruz ki, artık insanlık yaşantıdan da zevk almamaya başladı. Şaşkın ördek gibi belirsiz bir şekilde hayatlarını sürdürmeye çalışıyor. Yaşlı kesim bir yanda, genç kesim diğer yanda herkes yarınlarından umutsuz. Korana hayatımıza girdiğinden bu yana her şeyimiz alt üst oldu ve bir an evvel normal yaşantımıza dönmeyi dört gözle bekler olduk. Biz gazeteciler de Korana haberleri vermekten bıktık usandık, fakat gündem sürekli bu olduğundan mecburen yazar olduk. İnşallah dileğimiz odur ki Yüce Allah bu belayı kısa zamanda başımızdan alır ve bundan da herkesin ders alması gerekir diye düşünüyorum.

 

GEÇİM DERDİ HERKESİ VURDU…

Dedik ya Korana virüsü tüm insanlığın sağlığını tehdit ettiği yetmiyormuş gibi bir de evlerine ekmek götürmekle ve ailesine bakmakla yükümlü olan milyonlarca insanları da ciddi oranda perişan etti.

Her ne kadar Devletimizin yaptığı yardımlar ve aldığı tedbirler olsa da geçim derdi gerçekten büyük bir kesimi haddinden fazla zorlamaya başladı. Esnaf-İşçi-çalışan kesim akla gelen ne varsa geçim derdine düştü. Hayat pahalılığı sebebiyle asgari ücretle geçinmek zorunda olanlar ile, binlerce emekliler Ocak ayında yapılacak olan zammı sabırsızlıkla beklemeye başladı.

Hayat pahalılığı le ilgili çalışmalar yapan Memur-Sen tarafından her ay düzenli olarak yapılan “açlık-yoksulluk” araştırmasına göre, Türkiye’deki 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin 388 TL, yoksulluk sınırı ise 6 bin 778 TL olarak belirlendi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Memur-Sen İl Temsilcisi Kamuran Aşkar; Memur-Sen Konfederasyonu tarafından her ay düzenli olarak yapılan açlık-yoksulluk araştırmasına göre Türkiye’deki 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2.388,88 TL, yoksulluk sınırı ise 6.778,11 TL olarak tespit edildiğini söyledi.

Hal böyle iken varın gerisini siz düşünün. Yani 4 kişilik bir ailenin aç kalmaması için belirlenen miktarın sınır fiyatı 2 bin 388 liradır. Fakat bir emekli ve asgari ücretli ancak bu kadar maaş alırken diğer ihtiyaçlar nerede? Yoksulluk sınırı ise 6 bin 778 lira olduğu açıklandı.

ZBEÜ Rektörü, Zonguldak Ticaret Fuarı'nda... ZBEÜ Rektörü, Zonguldak Ticaret Fuarı'nda...

 Bu durumda 4 kişilik bir ailenin evine girmesi gereken miktar budur. Bakalım Ocak ayında devletin vereceği miktarla milyonlarca kesim tatmin olacak mı? Yoksa bu şartlarda sürünmeye devam edecek mi göreceğiz. Beklenti büyük…

Güzel günlerde buluşmak ümidiyle kalın sağlıcakla…

 

https://www.imzagazetesi.com.tr/yazar-bir-yanda-korana-diger-yanda-gecim-394.html