Ne yazık ki insanlık içinde bulunduğu nimetlerin kıymetini bilmiyor. Hayat kaynağımız olan suyun, havanın, gıdaların kıymetini, sağlığın ve bize bahşedilen birçok nimetin kıymetini bilmiyoru...

  Ne yazık ki insanlık içinde bulunduğu nimetlerin kıymetini bilmiyor. Hayat kaynağımız olan suyun, havanın, gıdaların kıymetini, sağlığın ve bize bahşedilen birçok nimetin kıymetini bilmiyoruz, sonradan, nimet elden çıkınca uyanmak ta fayda etmiyor.   Geçtiğimiz 2020 senesinde tüm dünyayı saran ölümcül virüsün meydana getirdiği korku ve ölümleri yaşarken diğer taraf tan da yurdumuzun büyük bir bölümünde uzun senelerdir görülmeyen kuraklık tehlikesi ile yüz yüze geldik, şükür ki geçtiğimiz hafta içinde birkaç gün yağan kar yürekleri ferahlandırdı, bir nebze de olsa susuzluk endişesini hafifletti. Bundan sonrası ne olur bilemeyiz, yalnız yapılan açıklama ve araştırmalara bakılırsa önümüzdeki senelerde kuraklığın giderek artacağı öngörülüyor. Hükümet şimdiden yar altı barajları kurulması yönünde çalışmalara başladı. Kuruyan göl ve göletler, akarsularda görülen büyük debi düşüklükleri acilen büyük önlem ve projelerin devreye sokulması gerektiğini gösteriyor. Tüm şehirlerde olduğu gibi Kastamonu şehir içme ve sulama suyunu sağlayan Karaçomak barajın da da seviye nerede ise 15 metre civarında düşmüş vaziyette, önümüzdeki gün ve aylarda ki yağışların barajda doluluk oranını yükselteceği ümit ediliyor. Uzun senelerdir gündemde olan ve geçtiğimiz senelerde yapımına başlanıp, ekonomi de yaşanan sıkıntılar sebebiyle çalışmalarına ara verilen, yavaşlatılan Ilgaz dağı eteklerindeki Kırık barajın da çalışmalarda bahar ayları ile birlikte muhakkak hız kazanacaktır. Kastamonu şehir içme suyuna ve tarım arazilerinin sulamasına büyük katkısı olacak Kırık barajının biran evvel tamamlanması için Şehrin dinamiklerinin, ilgili devlet kurum ve birimlerinin, hükümet yetkilileri ile temasa geçmesi lazımdır. Yaşanan kuraklık kırsal da tarıma da büyük ölçüde zarar verdi, ekilen tarlalar da susuzlu sebebiyle tohumlar yeşermedi, buğday ve arpa da üretimin  % 40 kadar düşeceği tahmin ediliyor bu durumun gıda sektörünü fiyatlar bağlamında ne kadar etkileyeceğini bu yaz yapılacak hasat belirleyecektir. Seksenli, doksanlı senelerde yazılan, konuşulan, Küresel ısınma ve nüfus artışı ile birlikte 21.yüz yılda yaşanılacağı dile getirilen kuraklık öngörülerini maalesef kenarından köşesinde hissetmeye başladık, konunun ciddiyeti açısından her türlü tedbirin acilen alınması kaçınılmazdır, Kuraklık tehlikesi, doğuracağı sonuçlar ve hayat kaynağımız olan suyun kıymeti insanımıza anlatılıp, bilinçlendirilmelidir. Tedbirlerin en başında ise suyun tasarruflu kullanılması gelmektedir. Su tasarrufu ile ilgili gerekirse kanuni ve hukuki düzenlemeler yapılmalıdır. Şurası muhakkak ve unutulmamalıdır ki kuraklık ve susuzluk virüs kadar hatta virüsten daha tehlikelidir.   Yazan: Ahmet Baysan