Rezilliğe Pansuman! Zonguldak’ın çöpleri tam 29 yıldır “Denize nazır” Kozlu sahiline döküldü. 12 yıl önce çöp dökülmesi yasaklanmasına rağmen dağ yığını...

Rezilliğe Pansuman! Zonguldak’ın çöpleri tam 29 yıldır “Denize nazır” Kozlu sahiline döküldü. 12 yıl önce çöp dökülmesi yasaklanmasına rağmen dağ yığını haline gelen çöpler her sene dalgalarla Kozlu sahili başta olmak üzere Zonguldak geneline yayıldı… İçi kan dolu tüpler başta olmak üzere birçok tıbbi malzemeyi de geçen hafta yine sahilde gördük… İHA tarafından geçilen haber, her nedense birçok yaygın basında çöp içinde piknik yapan vatandaşları suçlar nitelikte işlendiyse de uluslararası basında Zonguldak, dolayısıyla Türkiye adeta rezil oldu! Bunun ne bahanesi ne hafife alınacak tarafı var! Hem çevre felaketi hem de salgın hastalığa davetiye niteliğindeki görüntülerle biz utandık, yetkililer utanmadı! Kozlu Belediye Başkanı Sayın Ali Bektaş, felaket sonrası iş makinalarının başında sağolsun temizliğini sağladı ancak neye fayda? İlk dalgada yine aynı rezillik! Yine temizlik masrafı! Şimdiye kadar hemen hemen her sene 3-4 defa yaşanan bu rezilliği temizlemek için yapılan masrafla belki de projeyi hayata geçirmiş ve kangren haline gelen yarayı ameliyatla çözmüştük! Özetle; ameliyat değil, pansuman yapılmış olundu… Halbuki çözüm belli! Çevre duyarlığıyla bilinen Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Murat Kurum’u Zonguldak’a davet edin… Hem karadan, hem havadan, hem de denizden bir gösterin rezilliğimizi, beceriksizliğimizi, ihmalimizi… Bakın neler oluyor? Es kaza anlamadı mı olayın vahametini? İlk fırsatta Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a gösterelim rezilliği… Yiyin fırçayı! Sabır taşıyor, benden söylemesi…       ***   AK PARTİ TEŞKİLATI KİME, NE DEMEK İSTEDİ! Ak Parti Zonguldak’ta “Kılıçlar çekildi”, “Kazan kaynıyor” deyimlerinin kifayetsiz kaldığı gelişmeler yaşanıyor! Çoktandır pansuman edilmeye çalışılan kangren haline gelen hadiseler patlak verdi, veriyor! “Ağabeyiz” lik veya mevki makam hırsından olsa gerek; icraat yapılıp, yapılan icraatlar da anlatılacağına yanlışlar, yanlış anlamalar, ayak kaydırmalar, adamına yer açmalar zincirleme gidiyor… Birbirinin yüzüne karşı eleştirisini söyleyemeyenlerin gazeteler üzerinden mektupları, ayak oyunları, şantajları, el ense çekme hareketleri ise nihayet deşifre oluyor! AK Parti Zonguldak İl Teşkilatı imzasıyla “Kamuoyuna Açıklama” başlığında yapılan açıklamada bazı kelimelere dikkat lütfen! “Pusulasını şaşırmış kalemşörler” “Linç kampanyası basının köşe kapmaca bulmacası” “Köşe kapma, pastadan parsa kapma yarışlarınıza asla alet olmayacağız” “Çirkin ve maksatlı iftiralarınız, kalem erbabına yakışmayan tavırlarınız bu milletin gözünden kaçmamaktadır” “Kırtıllı kuruşa kalem oynatan kalemşörlere, onlara malzeme verdiğini zanneden hainlere asla prim vermedik, vermeyeceğiz.” “Bu işlerin önünde, arkasında, içinde kimlerin olduğunu biliyoruz.” Öncelikle herkes gibi bende şaşırdım… Bu kadar sert ve bir takım parti içindekilere bu kadar net gönderme beklemiyordum… Bazıları aynı açıklama içinde Sayın Zeki Tosun’un kardeşi olması hasebiyle Sayın Hasan Tosun’un savunulmasının yanlış olduğuna değinirken aksine bunun doğru olup şimdiye kadar geçmiş valiler başta olmak üzere tüm bürokratlara çekilmeye çalışılan operasyonlara sessiz kalınmasına sitem edenlerdenim… “Pusulasını şaşırmış kalemşörler”, “Kırtıllı kuruşa kalem oynatan kalemşörlere, onlara malzeme verdiğini zanneden hainlere asla prim vermedik, vermeyeceğiz” ve “Bu işlerin önünde, arkasında, içinde kimlerin olduğunu biliyoruz” sözlerinin tercümesi parti içindeki kutuplaşmanın boyutunu ortaya sermiştir… Malumun en net ilanını açıklayan Ak Parti Zonguldak Teşkilatı bunun gereğini yapmalıdır! Gereği yapılmaması durumunda Ak Parti genel merkezi gereğini yapacaktır! Bakalım siyaseten gereği mi davanın gereği yapılacak?     ***   Zalimin zulmüne göz yuman! Sürekli hatırlattığımız sözü yineleyelim, yineleyelim ki zalime göz yumanlara, maddi ve manevi destek verenlere sonlarını hatırlatalım… Olur ya belki hakkı görürler! “Zalimin zulmüne gözyuman, zalimin zulmüne uğramadan ölmez” sözünden de anlaşılacağı gibi tehdit, şantaj, hakaret, ahlak dışı yazı yazılmasına göz yumanlar ve hatta gülüp para verenler bu zulme uğrayacak! Nokta! Geçen hafta uğradı! İlk ve son Peygamberlere hakarete, dini değerlere saldırıya, göz göre göre misyonerlik faaliyetinde bulunanlara göz yumanlar, Kendilerini zamanında “Hayvan” yerine koyanları bir süre sonra af edip maddi destek sağlayarak kapıya kadar yolcu edenler, Belediye başkanına “Baldız” üzerinden şantaj yapanlara göz yumanlar, Vali başta olmak üzere bazı bürokratları tehdit ederek zulüm ederken göz yumanlar, Zulme uğradı! Emin olun; Şuan da Hasan Tosun başta olmak üzere bürokratlara zulüm edenlere, Ve başından beri dini değerlere saldırılmasına 4 maymunu oynayanlara da sıra gelecek! Zalimin zulmüne uğrayacaklar! Vicdanları varsa başkasına yapılan zulmü de engellemeye çalışırlar, Yoksa zaten yapacak bir şey de yok! Zulüm görecekler, hem de şuanda zulüm ederken alkış tuttukları kişi tarafından! Bir kez daha tarihe not düşmüş olalım!     ***   28 Şubat “Post gerici darbe”… Gençlere 28 Şubat ve diğer süreçleri sürekli hatırlatma gereğini bir kez daha anladım… Zira sürekli “Gerici” olarak dillendirilip 28 Şubat sürecini hazırlayıp, yapılanı “Modernlik” olarak gösteren zihniyetin tekrar hortlamaması için hatırlamak ve hatırlatmak gerekir… 28 Şubat süreci denildiğinde; Ereğli’de İmam Hatip’e her zamanki gibi başörtüleriyle girmek isteyen öğrencilerin polis panzeriyle su sıkılarak kovalandığı o anları hatırlarım… 24 yaşında ve 5 vakit namaz kılmamama rağmen fotoğraflarken bile “Dünyanın en saçma olayı” olarak gördüğüm o manzarayı şimdiki gençlere izah etmek inanın mümkün değil… Askeriyede “Batı Çalışma grubu” adı altında oluşturulan gerici beyinlerin “İlericilik gibi gösterip” yaptıklarını hangi akıl nizam anlayabilir? Gençleri bilinçlendirmenin siyaseten değil insani ve vatan sevgisinden yapılması gerekir, en başta… 28 Şubat 1997’de yaşanan “Postmodern darbe” dedikleri çağ dışı, gerici girişim Türkiye’nin değerleriyle oynama operasyonuydu! Bunu 28 Şubat sürecinde anlamayanlar veya anlamak istemeyenler ülkemizin birliğine ve dirliğine olduğu kadar dinimiz İslam’a da saldırmıştır… Bilerek saldıranlar iflah olmaz da bilmeden alet olanlar umarız anlamışlardır! Sahte din görevlileri üzerinden yapılan operasyon aslında ülkemizin birliğinden öte İslam dinine yönelikti… Bu zihniyetin kırıntıları bilerek veya bilmeyerek hala dini değerlere saldırmakta… “Bin yıl sürecek” dedikleri de bu olsa gerek! 28 Şubat sürecinin yaşanmasına mazeret gösterilen hemen hemen her şeyi fazlasıyla Ak Parti hükümeti yaptı… Gençler, çocuklar başörtülü liselere, üniversitelere gidiyor… Ülke mi elden gitti, başı açıklara yönelik zorlama mı var? Hatta ve hatta başörtüsüne “Bir metrelik bez parçası” diyenler ile “MGK kararları uygulanacak. Öğrencilerin başörtüleri çıkartılacak” diyenler siyasetin tepesinde… Sözün özü; “28 Şubat postgerici darbesi” nin gereksizliği anlaşılmıştır! Nokta! Vicdanı olan helallik istesin!   *** HAFTANIN SÖZÜ: “Pusulasını şaşırmış kalemşörler”, “Kırtıllı kuruşa kalem oynatan kalemşörlere, onlara malzeme verdiğini zanneden hainlere asla prim vermedik, vermeyeceğiz”, “Bu işlerin önünde, arkasında, içinde kimlerin olduğunu biliyoruz” AK PARTİ ZONGULDAK İL TEŞKİLATI   ***   SÖZÜN ÖZÜ:  “Sözünü tartmadan söyleyen, aldığı cevaptan incinmesin.” Hazret-i Mevlana   ***   Yazan: Osman Sav