İŞİMİZ VAR! Değil Zonguldak, Bartın, Karabük ve hatta Türkiye için önemli, dünyanın dahi gündeminde olan Filyos Proj...

İŞİMİZ VAR!

Değil Zonguldak, Bartın, Karabük ve hatta Türkiye için önemli, dünyanın dahi gündeminde olan Filyos Projesi için ciddi bir toplantı yapıldı...

ZBEÜ’de 15-16 Ekim tarihleri arasında Filyos Kongresi gerçekleşti...

Kongrenin açılış programı ise Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Açılış programına Cumhurbaşkanlığı YİK Üyesi Köksal Toptan katılırken iktidar-muhalefet hiç bir milletvekilinin katılmaması tepki çekerken değişik sorular da kafalarda uçuştu...

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nde gerçekleştirilen Filyos Kongresi’nde konuşan Cumhurbaşkanlığı YİK Üyesi Köksal Toptan, toplantıya milletvekillerinin katılmamasına sitem ederek işin sahiplenilmesi çağrısında bulundu. Köksal Toptan, “Burada bütün milletvekillerinin olmasını isterdim. Bu işi sahiplenmezsen hevesi de kalmaz” dedi.

Hiç bir milletvekilinin olmamasının nedeni "Zonguldak'ın hastalığı haline gelen kompleksler mi" diye insanın aklına gelmiyor değil hani...

Sayın Polat Türkmen, toplantıya telgraf gönderip partinin görevlendirmesiyle il dışında olacağını belirtiş...

Ona eyvallah da Ak Parti Milletvekilleri Ahmet Çolakoğlu, Hamdi Uçar ile CHP Zonguldak Milletvekilleri Deniz Yavuzyılmaz ve Ünal Demirtaş nerede?

Güya vadinin Milletvekili Ahmet Çolakoğlu, arazi!

En çok vadi bölgesine yarayacak projede hem de arazi...

Ya "Zonguldaklıyım demekten utanan" Ak Parti Zonguldak Milletvekili Hamdi Uçar!

Art niyet aramanın yanlış olduğunu çalışmaların kontrolleri atında olduğunu İŞİ olduğunu söylemiş!

Milletvekillerinin Filyos kongresinin yapıldığı 15-16 Ekim tarihlerinde ve toplantı saatlerinde nerede olduklarını delilleriyle açıklaması şart oldu...

Bu öyle Milletvekili Hamdi Uçar'ın yaptığı gibi "İşimiz vardı" diyerek geçiştirilecek bir konu değil...

Bir takipçimizin "Günahını almayayım ama" diye başlayıp devamında "O saatlerde Özsüt'te görüldü" demesi bir hemşiremizin beynime kazıdığı sitemini aklıma getirdi...

Hamdi Uçar'ı milletvekili seçildikten sonra Özsüt'te kasada görüp utana sıkıla hesap ödeyen hemşirenin "Biz milletvekilini Özsüt'te kasada dursun diye mi seçtik" sözleri her şeyi fazlasıyla özetliyor…

Anlayana…

Düzelirler mi bilemem ama fotoğraf net!

Sıradan milletvekili olup milletin vekili olmamak, maaşını çatır çatır alıp milletvekilliğini “Asli işi” olarak görmemek mi?

Milletvekilliğini “İş” in ötesinde dua almak için hizmet etmeyi fırsat bilmek mi?

Anlaşılan bu hassasiyeti hala anlamadınız!

Demek ki;

Bizim de sizinle İŞİMİZ VAR!

 

 

***

 

BİZ MİLLETVEKİLLERİNİ NİYE SEÇTİK?

Mevcut milletvekillerinin; Danışmanlar fiyaskosu yaşamasıyla birlikte laf dinlemeyip burnunun dikine giderek hem kendisini rezil edip hem de Zonguldak'ımıza fayda sağlayamayan önceki dönem Milletvekili Hüseyin Özbakır'ı bile aratır hale gelindiğini söyleyenleri şimdi daha iyi anlıyorum!

Biz milletvekillerini; akrabalarını danışman yapasın diye mi, iyi danışmanlar seçip millete iş-aş sağlasın diye mi?

Biz milletvekillerini Filyos Projesi, havalimanı, Mithatpaşa Tünelleri başta olmak üzere yol sorunlarını çözmeleri, teşvik bölgesinde 4 veya 5'e gelip yatırımcıların önünü açsınlar, hastanelerin sorunlarını çözsünler, Zonguldak stadını yaptırsınlar diye mi, milletvekili unvanını kullanıp kendi işyerlerine randevu vererek işlerinin önü açılsın diye mi seçtik?

Biz milletvekillerini vatandaşların sorunlarını çözmeleri görüşmeler, toplantılar yapmaları için mi, kendilerine tetikçilik yapanların görüşüp toplantılar yapıp kendi partilerini dizayn için tetikçi ayarlamaları için mi seçtik?

İşi varmış!

Zonguldak'ın siyaset çöplüğü; Milletvekili olup da milletin sorunu yerine kendi sorunuyla, işi ile ilgilenenlerle dolu!

Veysel Atasoy, Ömer Barutçu, Köksal Toptan, Zeki Çakan gibi memlekette iz bırakmak isteniyorsa aynı onlar gibi milletvekili olunduğunda kendi işi yerine memleketin işiyle ilgilenilmeli... Kendi işine kilit vurulmalı!

NOKTA!

Yok onlar gibi hizmetle iz bırakmak istenmiyor veya kendilerine güvenemiyorlarsa gölge etmesinler, hizmetle iz bırakacaklar gelir!

Milletvekili olduktan sonra milletin işiyle değil de kendi işiyle veya parti içi dizayn ile meşgul olan, siyasetin "Hatırlanmak istenmeyen" sayfalarında yer alan "Fazlı Erdoğan, Özcan Ulupınar, Ercan Candan, Hüseyin Özbakır, Şerafettin Turpçu, Harun Akın" gibilerin bulunduğu listede yer alanlar kent adına bir işe yaramaz!

Çözüm; 

İlk iş ve hatta tek iş; Milletin vekilliği, Milletvekilliği!

 

 

***

 

 

BU İFTİRANI DA "ŞEREF MESELESİ" YAPTIK GİTTİ...

Çiziğini kabul ettikten sonra yazmazsın diye düşünmüştüm ama alışmışsın devamını istiyorsun!

Dedik bir kere senden korkan ıslah olsun!

Ama 3 kurala uyalım lütfen!

Birincisi; Asla ve asla dini değerlere ve peygamberlere dil uzatmak, dalga geçmek, tiye almak yok!

İkincisi; Bel altı, ahlaksızca yazmak, aileye dil uzatmak yok!

Üçüncüsü; Asla ve asla yalan ve iftira yok!

Dakka bir yalan ve kuyruklu iftirada çığır açmışsın yine!

Yazmışsın;

"Ancak O.S.’yi savunurken, bir büyük yalana daha imza attın! O.S.’nin BAKKA’dan davetiye usulü iş almasında bir Genel Sekreteri suçladın! Ama o işin yapıldığı dönemki BAKKA Genel Sekreteri, FETÖ’den ihraç edilen, yargılanıp hapis yatan İbrahim Kuzu'ydu! Yani senin O.S., bir FETÖ’cüden davetiye usulü iş almış! Ama senin işin "Bakka" değil, "Cukka" olduğu için konuyu araştırmadın! Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır! Konuşsana O.S..."

Neresini düzelteyim?

Birincisi; Dergi basma işi ihaleyle şeffaf oldu... Eski elemanın İlknur Yılmaz şahit... 

İkincisi; Benim yaptığım ve seninle en baştan konuştuğum sadece ve sadece baskı işiydi...

Üçüncüsü; Baskı işi bende kalmadı... İftira attığın gibi FETÖ'cüdan davetiye usulü iş alabilsem kendime alırdım...

Dördüncüsü; Alınan dergi işinin grafik tasarımıydı... Onu da ortak arkadaşımız işsiz kaldığını söyleyip destek vermemiz gerektiğini belirttiğin için onun için almıştım... Ve o yaptı, parayı birlikte aldınız...Öyleyse FETÖ'dan para almış oldun! Yok ama bu senin tarzın değil!

Hoş sen bunları zaten biliyorsun da; Ön almanı engellemek için tekrarlayayım dedim...

Hani FETÖ bağlantını belirtiğim ve savcılardan çağrı beklediğimi yazmam üzerine ön alıyorsun ya!

Olur ya bir gün savcılar çağırdığında yine bir FETÖ taktiği haline gelen "Bak o FETÖ'cu... Bana iftira attı" diyerek kontra yapmaya niyetlendin!

Hadi okuyucularını, hadi savcıları yedirdin de vicdanına bu yalanı nasıl yedireceksin?

Öbür dünyada hesabını nasıl vereceksin?

İnan tek merak ettiğim; Yaptıklarının hesabını bu dünyada mı öbür dünyada mı vereceksin!

Bu iftiranı da "Şeref meselesi" yaptık gitti... Liste uzadı, bilesin!

Bak yine karizmayı çizdirdin!

 

 

***

 

HAFTANIN SÖZÜ:

 “Havaalanının genişletilmesi ve pistin uzatılması ile daha nitelikli ve daha büyük uçakların inmesine, kalkmasına imkan sağlandı. Ve bunun karşılığını bu yıl şuanda 3 ayda 40 bine yakın yolcunun kullanmış olmasıyla da görüyoruz.”

Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz

 

***

 

SÖZÜN ÖZÜ:

“Haklıdan yana değil, güçlüden yana olanlar korkak ve kaypak olurlar. Güç merkezi değiştikçe dönerler; fırıldak olurlar”

Gazeteci Uğur Mumcu

 

Yazan: Osman Sav