Çocukluk yıllarımızı,  ABD ve o günkü SSCB(Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği)’nin Ay yolculuğunu ve Uzay seferlerini Radyo ve TV’lerden hayranlıkla ve kıskanarak dinleyerek geçirdik.

Bizde ise o günler, 
Ülkemizin Başbakanının bu devletlerin liderlerinin masa üstlerinde bacak bacak üzerine koyarak oturmasının karşısında hazır olda poz verdiği günlerdi.

O günler Ülkemizi yönetenlerin 500 000 $ için 200-300 bin nüfuslu kasaba ülkelerinin kapılarında gece gündüz nöbet tuttukları günlerdi.

Ülkemizin kendine çıkarlarına dair hiç bir karar alamadığı, 
Dış işlerimizinde açıklamalarında ABD, İNGİLTERE ve İSRAİL gibi ülkelerinin izindeyiz,
yolundayız diyerek ancak yol alabildiği günlerdi.

ABD ve partnerlerinin izin vermediği için daha o günlerde kurmuş olduğumuz ARABA ve UÇAK fabrikalarını kapatarak,
Ülkemizin inşaat ve tekstil dışında küçük montaj işleri dışında bir becerisinin bırakılmadığı 2002 yılı öncesi günlerdi.

Bizim için Uzay ve Ay yolculukları ulaşılamaz,erişilemez uzaklıkda görünüyorduki,
hayli ilgi gören komedi ağırlıklı hayali uzay yolculuğu filmleri ile sinema salonlarında avunuyorduk,
İlk Turist Ömer Uzay Yolunda ile hayalide olsa garip bir uzay yolculuğu başladı, 
Cüneyt Arkın’ın Dünyayı kurtaran Adamı ile ayrı bir boyut kazandı ve
Cem Yılmaz’ın G.O.R.A filmide yakın dönemdeki Uzay hayalimizin ve hasretinin mahsülüydü.

İşte o hasretler ve hayaller içinde ABD ve SSCB’nin Uzay ve Ay yolculuklarını izlerken, 
Ülkemizde 2002 yılı sonrası kalkınma hamlemizin kahramanı ve mimarı Cumhurbaşkanımız RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ın 2021 yılında açıkladığı yol haritası ile,
Yeni yüzyılın Türk asrı olması için yürütülecek önemli projelerinden biri olan UZAY ve AY YOLCULUĞU hedefi bugüne kadar HAYAL’di,
şimdi ise Ülkemizin ve Milletimizin GERÇEĞi oldu.
Cumhurbaşkanımızın 2021 yılındaki açıklamasını her zamanki gibi malum çevreler,
oy için hayal pazarlıyor diye karaladılar……….
Bize müsade etmezler diye küçüldüler……..
Bizim için hayal dediler…….

Evet hayaller Cumhurbaşkanımızın kararlı liderliği sayesinde 19 Ocak 2024 günü yiğit bir Türk evladımızın Uluslar arası Uzay İstasyonundan başlayan 21 Ocakta Uzay istasyonuna ulaşan 14 gün sürmesi beklenen yolculuk ile GERÇEK oldu.

Türk yüzyılı hayalken şimdi Uzay yolculuğu ile başlamak GERÇEK oldu.
Uzayda ilk bilimsel araştırmalarımızı yapmak GERÇEK oldu.
İlk Türk ASTRONOT’umuzun Uzay yolculuğu tarihine geçmesi GERÇEK oldu.

Dün Silahlı kuvvetlerimizin ihtiyaçlarının neredeyse tamamına yakınını dışarıdan alırken, 
bugün Ordumuzun MÜHÜMMATI’nı, İHA’sını,SİHA’sını,
GEMİ’lerini ve DENİZALTI’larını, UYDU’larımızı yapmamız HAYAL’ken GERÇEK olmuştu,
şimdide UZAY yolculuğumuz HAYAL’di GERÇEK oldu.

Çok yakında inşallah 5.Nesil Görünmez Savaş uçağımız KAAN’ın ve AY yolculuğumuzunda GERÇEK olduğunu göreceğiz.

Peki dün olduğu gibi bugünde, 
o malum kesimin hayali İRTİCA haberleri ile desteklenen REJİM tartışmalarının dışında başka gündemi var mı ?

Dün olduğu gibi bugünde irtica ve laiklik haberlerinin köpürtülmesi dışında başka gündemi var mı ?

Dün olduğu gibi bugünde o malum kesimin Bölücü terör örgütü uzantısı olan partiyle gizli kapaklı görüşmelerini açıktan yapma ve o partiyi legalleştirme çabalarının dışında gündemleri var mı ?

Gençler bilmez ama bunlar dünde ABD ve mihraklarının emrinde olmayı tercih ederlerdi,
Terör hamisi parti eş başkanları ile görüşebilirler ama Türkiye Cumhurbaşkanı ile görüşmeye karşı gelirler,
Yetmez kendi CUMHURBAŞKANI ile görüşenleri öcü gösterirler ve ötekileştirirler ama yabancı BÜYÜKELÇİLER’le görüşmeyi severler ve övünürler.

Yani aslında hür ve özgür kalmayı değil, koltuk için MANDACILIĞI dahi isterler.

Ya sizler...