FETÖ FİTNELERİ İLE GİRDİĞİMİZ RAMAZAN-I ŞERİF AYI……… Ramazan-ı şerif ayına, 2 Nisan Cumartesi günü İslam beldelerindeki zulmün ve katliamların bütün hızla devam ettiği ortamda giriyoruz. Ancak...

FETÖ FİTNELERİ İLE GİRDİĞİMİZ RAMAZAN-I ŞERİF AYI……… Ramazan-ı şerif ayına, 2 Nisan Cumartesi günü İslam beldelerindeki zulmün ve katliamların bütün hızla devam ettiği ortamda giriyoruz. Ancak Müslüman olan yaşlı, kadın ve çocukların mağduriyetlerini unutturup, mavi gözlü, sarışın Hiristiyan çocuklarının mağduriyetlerini ön plana çıkaran Ukrayna -Rusya savaşı ile yine boynu bükük, kırgın, kızgın, üzgün ve şaşkın olarak girdik. Güya demokrasi ve insan hakları havarisi olan ABD ve AB’de de göçmen çocuklarının, kadınların, yaşlı ve sakatların mağduriyetlerini, din, dil, soy ve renk ayrımı yapmayan değil, Din, dil, soy ve renk öncelikli ırkçı ve ayrımcı bir yaklaşımla odaklanmalarına hep beraber şahit olduk. Ayrıca, 12 EYLÜL Darbecilerinin 1983 yılında Namaz ve Oruç ibadetinin yapılmasında farz olan VAKİT‘e riayet etmek için uygulanan TEMKİN’İ, bir FETÖ projesi olarak kaldırıp ibadetlerimizi sakatlatan zulüm kararının hala kaldırılamaması ayrı bir sükutu hayale uğramamıza sebeb oldu. 12 Eylül darbesi ve beslemesi FETÖ’nün her alanda açtığı yaralar sarılırken, 1400 yıldır müslümanların uyduğu takvimi bırakıp, Avrupalıların uyduğu takvime geçildiği için TEMKİN’in kaldırılması dolayısı ile de ibadetlerimizin sakatlanmasının önüne hala geçilemedi. Bu duruma üzülürken sokaktaki insanımızın, yaşlı ninelerimizin dahi vücuda dışarıdan giren her şeyin orucu bozduğunu bildiği halde, Bugüne kadarda hocaların ve müftülerin aşı veya iğnenin orucu bozduğu açıklamaları ortada iken, Şimdi hangi kaynağa dayandığı açıklanmayan ve aklımızada hala FETÖ’nün dini değiştirme faaliyetleri devam mı ediyor dedirten bir şüphe girmesine sebeb oldu. 12 Eylül darbecilerinin ve besledikleri FETÖ’nün dayattığı TEMKİNSİZ ibadet dayatması hala devam ederken, Bu darbecilerin takvimini dayatanların şimdi de birden "Aşı orucu bozmaz." diye kaynaksız verdiği fetva bize FETÖ’nün okullardaki ve kamunun tamamındaki başörtü için teferruattır demesinide hatırlattı. RAMAZAN-I ŞERİF AYINDA ORUÇ TUTMAK… İslamiyetin beş şartından dördüncüsüde mübârek Ramazân ayında hergün oruç tutmaktır. Oruç, hicretden onsekiz ay sonra, Şa'bân ayının onuncu günü, Bedir gazâsından bir ay evvel farz oldu. Ramazan, yanmak demek olduğunu,bu ayda oruç tutan ve tevbe edenlerin günâhlarının yanıp yok olduğunu biliyoruz. TAM İLMİHAL SEADET-I EBEDİYE’de Ramazan orucu için yazılan izahattan bir miktar paylaşarak bereketlenmek isteriz. (Riyad-un-nasıhin)kitabında diyorki: (Buhari)kitabında, Ebu Hureyre”radiyallahü anh” diyorki: Resulullah”sallahü aleyhi ve şeklen”buyurduki: “Ramazan ayı gelince,Cennet kapıları açılır. Cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar bağlanır.” İshak bin Huzeyme yazıyorki,Selman-ı Farisi”radyallahü anh”bildirdiki,Resulullah”Sallallahü aleyhi ve sellem”Şa’ban ayının son günü hutbede buyurduki: Ey Müslümanlar! Üzerinize öyle büyük bir ay gölge vermek üzeredir ki, bu aydaki bir gece(Kadir gecesi),bin aydan daha faidelidir. Allahü teala, bu ayda,her gün oruç tutulmasını eme etti. Bu ayda,geceleri teravih namazı kılmak da sünnettir. Bu ayda,Allah için ufak bir iyilik yapmak,başka aylarda,farz yapmış gibidir. Bu ayda,Allah için ufak bir iyilik yapmak,başka aylarda farz yapmış gibidir. Bu ayda, bir farz yapmak,başka ayda yetmiş farz yapmak gibidir. Bu ay,Sabr ayıdır.Sabr edenlerin gideceği yer Cennetdir. Bu ay,iyi geçinme ayıdır. Bu ayda mü’minlerin rızkı artar. Bir kimse, bu ayda,bir oruçluya iftar verirse,günahları afv olur. Hak teala, onu Cehennem ateşinden azad eder. O oruçlunun sevabı kadar,ona sevap verilir. Eshab-ı kiram, dediler ki: Ya Resulallah !Her birimiz,bir oruçluya iftar verecek,onu doyuracak kadar zengin değiliz. Resul”Aleyhisselam”buyurduki: Bir hurma ile iftar verene de,yalnız su ile oruç açtırana da,biraz süt ikram edene de,bu sevap verilecektir. Bu ay öyle bir aydır ki,ilk günleri rahmet,ortası Afv ve mağfiret ve sonu Cehennemden azad olmakdır. Bu ayda,emri altında olanların(işçinin,me’murun,askerin ve talebenin)vazifesini hafifletenleri(patronları,amirleri,kumandanları ve müdürleri),Allahü teala Afv edip,Cehennem ateşinden korur. Bu ayda dört şeyi çok yapınız! Bunun ikisini Allahü teala çok sever. Bunlar,Kelime-i şehadet söylemek ve İstigfar etmekdir. İkisini de,zaten her zaman yapmanız lazımdır. Bunlar da Allahü teala dan Cenneti istemek ve Cehennem ateşinden ona sığınmaktır. Bu ayda,bir oruçluya su veren bir kimse,kıyamet günü susuz kalmıyacaktır. (Sahih-i Buhari)deki bir hadis-i şerifte buyrulduki: Bir kimse,Ramazan ayında oruç tutmağı farz bilir,vazife bilir ve orucun sevabını,Allahü Teala’dan beklerse,geçmiş günahları Afv olur. Demek ki orucun Allahınn emri olduğuna inanmak ve sevap beklemek lazımdır. Günün uzun olmasından ve oruç tutmak güç olmasından şikayet etmemek şartdır. Günün uzun olmasını,oruç tutmayanlar arasında güçlükle oruç tutmasını fırsat ve ganimet bilmelidir. Ramazan’ı Şerif ayı bütün müslümanlar için hayırlara ve bereketlere vesile olur inşallah