"
Türkiye Cumhuriyeti Devletinde yaşayan ve geçinmek için Devletinin gözünün içine bakan her kim varsa Temmuz ayını sabırsızlıkla bekliyorlar.
İşçi-Memur-Memur emeklisi-SGK Emeklisi-Bağ-Kur-Dul-Yetim ve tüm çalışanlar. Vs. vs…
Dünyayı ve ülkemizi kasıp kavuran küresel krizin meydana getirdiği ve ona bağlı hayat bağlılığı…
Yediden yetmişe herkes perişan olmuş durumda.
Son yapılan açlık-yoksulluk açıklamasına göre gerçekten durum çok vahim…
Açlık sınırı 6 bin…
Yoksulluk sınırı ise 19 bin…
Örneğin, daha düne kadar 10 liraya aldığı bir ürünü bugün 50-60 liraya alıyor.
7 lira olan Benzin-Mazot bugün 30 liraya dayandı.
Her ürüne gelen aşırı zamlar mutfağı yangın yerine çevirdi.
Böyle bir tablo karşısında vatandaşlar ne yapsın?
İşte bu yüzden Temmuz ayında yapılacak olan zamlar çok önemli.
Vatandaş çökmüş durumda, çıkış yolu arıyor.
Bunu kim yapacak elbette mevcut iktidar yapacak.
Tüm gözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a çevrilmiş durumda.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin bu kötü durum karşısında geçtiğimiz günlerde vatandaşların içini rahatlatacak açıklamalarla Temmuz ayında yapılacak rahatlatıcı zamlarla birlikte Şunları söyledi.
“Enflasyonun tahribatına karşı çalışanları ve emeği korumak bizim vazifemiz. Temmuz ayında bütün çalışanların ve herkesin yüzünü güldürecek hiç olmazsa enflasyona karşı “Benim Devletin benim yanımdadır” dedirtecek bir düzenlemeyi gerçekleştireceğiz” dedi.
Temmuz’da neler olacak?
Bakan Vedat Bilgin’in yaptığı bu olumlu açıklamaların vatandaşların cebine ve dolayısıyla da milyonlarca ailelerin mutfağına nasıl katkı sağlayacak merak ediliyor. Yansıtılacak olan zamlar ne kadar etkili olacak? Hayat pahalılığı aşağı mı yönelecek yoksa yukarı mı çıkacak?
Yukarıda bahsi geçen açlık ve yoksulluk geçim rakamlarının Devletin vereceği zamlarla ne kadar karşılık bulacağı veya bulamayacağı gerçekten merak ediliyor. 2500 lira alan emeklilerin 6 bin lira açlık sınırı rakamına ulaşması için 3500 lira zam alması anlamı taşıyor ki bunun mümkün olmasına da mucize olarak değerlendirme yapılıyor. Kaldı ki 4 kişilik bir ailenin insan gibi yaşayabilmesi için gerekli olan 19 bin liranın bu şartlar altında insanlarımıza verebilmesi mümkün görünmüyor. Hal böyle olunca Sayın Çalışma Bakanının bu açıklamaları basamakları kırık dökük olan merdivenden geçim sıkıntısı çeken vatandaşlarımızın yukarı çıkarken ayağı kayıp yeniden düşmemesi hamlesi olarak yorumlanıyor.
Bakalım neler olacak? Neler hayata geçecek? Mutfağa nasıl yansıyacak?
Filyos…Filyos… Gaz…Gaz..!
Şimdi geldik burnumuzun dibindeki yeryüzüne çıkması beklenen ve bütçelerimizi dibinden etkileyen Filyos’taki Doğalgaz meselesine…
Bilindiği gibi Türkiye’miz bir enerji ülkesi değil ve yıllardan beri Benzin-Mazot ve Doğalgaz gibi insanların en temel ihtiyaçları olan bu enerjiyi sürekli olarak dışarıdan döviz ödeyerek alıyor ve doğal olarak da ülkemizin ve vatandaşların bütçesini etkiliyor.
Hal böyle olunca enerji açığını kapatmak ve bu sıkıntıları yaşamamak isteyen 20 yıllık AK Parti iktidarının yaptığı olumlu hamleler meyvesini vermeye başladı. Karadeniz ve Filyos açıklarında bulunan milyonlarca metreküp Doğalgazı denizin yüzlerce metre altından Filyos’a taşımak için büyük bir çalışma başlatılarak dev borularla Filyos limanına getirmek hedefiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk kaynağı yaparak adım atıldı.
Yapılan açıklamada ise 2023 Ocak-Şubat ayı hedef tutularak ilk gazın ülkemiz insanlarının hizmetine sunulacağı ve Doğalgaz sıkıntısının 25-30 sene yaşanmayacağı ifade edildi ancak 4 tane olduğu belirtilen sondaj gemilerimizin de aramalarına son sürat devam ettiği de bildirildi.
Bu çalışmalar geleceğimiz adına güzel gelişmeler. Dileğimiz odur ki, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızın tamamının barış içinde rahat ve refah bir şekilde yaşantılarını sürdürmesidir.
Kalın sağlıcakla…
