İşte TOGG'un yeni modeli! İşte TOGG'un yeni modeli!
  CHP, İP VE HDP liderlerinin sürekli yalan üreterek ve ERDOĞAN NEFRETİ yayarak,acılar üzerinden siyasi rant çıkarma peşinde koşarak muhalefet yapma tarzını, elimizi vicdanımıza koyup kendimizede şu soruyu sorarak değerlendirelim. Muhalefetten her afette,her küresel krizde,ülkemizin çıkarlarını ilgilendiren, Kıbrıs'ta,Doğu Akdeniz’de ,Suriye’de ,Irak’ta,Karabağ’da ve her türlü terör odakları ile yapılan mücadelede,iktidara yönelik yalan ve iftiradan başka bir söylemine şahit olduk mu? Hatta geçmişteki (20 yıl önceki) siyasi yaşamlarında bu söylediklerinin hangisini yapmışlar ? Hani bugün büyükşehirlerin ve sahil belediyelerinin çoğu bunların elinde ya, bu imkanları ile neler yapmışlar ? Yani yalan ve iftiralarla ERDOĞAN nefreti yayma dışında ne yapmışlar sahi ? Eskiden (20 yıl önceleri) bir afet (deprem,yangın veya sel baskınları) olur, mevcut iktidar toplumu hemen itidale davet eder ve ilk açıklamaları, Bölgeden sağlıklı bilgileri (bazen bir iki gün sonra, bazen haftalar geçsede) daha henüz alamadık derlerdi, Muhalefet ise bugünler birlik beraberlikle atlatılacaktır, dayanışma içinde olalım, fitnecilere ve bozgunculara fırsat vermeyelim diye moral veren bir açıklama yapardı. Şimdiki muhalefetinde(yani MİLLET İTTİFAKININ) içinde olduğu o günkü iktidarlar, bir kaç gün içinde bu afetin yaralarını saracağız diye meclisten İĞNEDEN İPLİĞE yeni VERGİLER çıkarırlardı. Bugünkü “Z KUŞAĞI” tabiiki Devletin İFLAS ettirildiği o günleri RECEP TAYYİP ERDOĞAN iktidarlarının başarıları sayesinde bilemezler, maalesef fonlanan MEDYA yazarlarında Z KUŞAĞINDAN bu gerçekleri kaçırmakla görevli olabilirler. Bir müddet sonra ise evlerimizin ve iş yerlerimizin kapılarınıda afetzede olduğunu belgeleyen evraklarla ihtiyaçlı ve mağdur olduğunu söyleyen(yani DİLENEN) bir sürü insanlar çalardı. Şimdi MİLLET İTTİFAKI’NDA olan bu yüz karası geçmişin siyasetçileri, Z KUŞAĞININ bu günleri hatırlamayacaklarını da iyi bildiklerinden midir bilmem ama, Son yılların RECEP TAYYİP ERDOĞAN liderliğindeki hükümetlere yalan ve iftira ile saldırmaktan başka maalesef hiç bir becerileri yok. Hatta MİLLET İTTİFAKI’NIN ellerindeki belediyelerde yolsuzluk destanlarını, belediye hizmetlerinde(su,ulaşım ve ekmek gibi halkımızın cebini ilgilendiren hizmetlerde) ucuzlama vaadinin aksine sürekli zam ve eskilere dönüşü hatırlatan ÇÖP dağlarını görür olduk. Halbuki RECEP TAYYİP ERDOĞAN liderliği, Dünyayı kasıp kavuran pandemiyle savaştan yüz akıyla çıktı ve bu dönemde bırakın yeni vergi çıkarmayı; İş yerlerinin kapanmasından dolayı oluşan vergi kayıplarına rağmen, iş yerleri kapananlara yapılan nakdi yardımlara rağmen, başka devletlere avuç açmadan hatta başkalarınada yardım ederek, en önemlisi de içerideki CHP, İP ve HDP’nin bütün karalamalarına, iftiralarına ve insanlarımızı karamsarlığa sokma çabasına rağmen, bu pandemi krizinden en az hasarla ve hatta azda olsa dünyaya inat büyüyerek çıkmayı başardı. Son yıllarda sık sık karşılaştığımız depremlerin yıkımlarının yol açtığı mağduriyetleri yeni vergiler çıkarılmadan, mağdurlara evvela nakdi yardımlar yaparak ve söz verdikleri bir yıllık takvim içinde de evlerini tamamlayarak, en önemlisi CHP ,İP ve HDP yalanları ve iftiralarınıda aşarak dört bir yandaki depremzedelerin yüzlerini güldürdüler. Ege ve Akdeniz'de çıkan ve çıkarılan yüzlerce yangını 10-15 gün içinde söndürmeyi (ABD gibi ülkelerde aylar sürüyor) başaran ve maddi mağduriyetlerin bir yıl içinde giderileceği teminatını veren bir BAŞKANIMIZ var. En son olarakta Doğu Karadeniz, Kastamonu ve Sinop’taki sel bölgelerine bizzat giden ve incelemelerde bulunan Başkanımız RECEP TAYYİP ERDOĞAN, Mağduriyetlerin bir yıl içinde giderileceğini ve yaraların sarılacağı müjdesini veriyor. Her şeyden önce Devlet ilgili bütün bakanları ve imkanları ile afet bölgelerinde seferberlik hali ile halkımıza umut oluyor. Bir yandan acil nakdi yardımlar yapılıyor. Devlet alacaklarını erteliyor. Esnafa ve Köylerdeki mağdurlara yardımlar yapılıyor. İş makinaları seferberlik halinde, elektrik olmayan bölgelere havadan JENARATÖRLER nakledilerek elektriksiz ev bırakılmıyor. Çöken yollar ve köprüler Asker- Sivil iş birliği ile acilen tamamlanmaya çalışılıyor. Afet anında modernleşen ordumuzunda imkanları ile selin içinden yüzlerce CAN kurtarılıyor. Sonrada mahsur kalan bölgelere karadan ve havadan ihtiyaçları gönderiliyor. Sağlık hizmetlerinin aksamaması için hastaneler hızla hazırlanıyor. Afet bölgelerinin su sıkıntısı çekmemesi için seferberlik halinde çalışılıyor. Almanya gibi çok zengin bilinen bir devlet bile karşılaştığı sel afetinin bölgesine haftalar sonra ulaşabiliyor, bölge halkı devlet gelinceye kadar kendi kendine çözüm üretiyor ve hükümet vatandaşından yaraların sarılması içinde yardımlarını talep ediyor. CHP, İP ve HDP’nin liderlerinin elbette yalan ve iftira ile NEFRET DUYGUSU yayma dışında ellerindeki belediyelerin çok büyük imkanları olmasına rağmen, "Heykel" yapmaktan başka yaptıkları ve yapabilecekleri elle tutulur hizmetleri maalesef yok. 20 Yıl önceki devlet idaresindeki karnelerindeki notları bir bile değil, hepside sıfır sıfır sıfır. Peki bu kadar yoğun afete 20 yıl öncesi ülkelerini batırmış siyasetçilerle, tabi ki iflas etmiş bir ülke ile ne yapılabilirdi ? Haa evvela iğneden ipliğe yeni vergilerle muhatap olurduk. Bu vergilerle ancak maaşları ödeyebildik şimdi yeniden vergi almamız gerekiyor diyen Başbakanımızı dinler dururduk. O günkü Siyasiler, kölesi olduğumuz küresel gücün kurumu olan İMF’nin kapısında diz çöker ve emirlerini bekler, Aldığımız borçlar karşılığında nelerden vazgeçmemiz gerektiği hakkında emirler alınır, Bu arada İMF başkanının yediklerini manşetlerine taşıyarak halkımızı uyutma görevindeki besleme medya vazifesini yerine getirmiş olur. Tıpkı bugün o eski siyasiler ve fonlarla beslenen yazarların KÜRESEL ÇETENİN ve şubesi İMF önünde diz çökmeyen RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A yalan ve iftira destekli nefret diliyle saldırarak vazifelerini yerine getirdikleri gibi.   YAZAN: ABDULLAH DEMİR