Üniversite yanıyor! Fenerbahçeli taraftarlar sokağa döküldü Üniversite yanıyor! Fenerbahçeli taraftarlar sokağa döküldü

Spor yorumu yapacak değilim! Lakin anlam veremeyip sürekli işlediğim konuyu bir kez daha en çarpıcı ve güncel haliyle dile getirmenin tam zamanı…

Türkiye’de makam hırsı, sevdası veya kompleksi…

Adını ne koyarsanız koyun bir hastalık var…

En alttaki dernek başkanlığından tutun siyasetteki kademelere ve kulüp başkanlarına kadar “Benlik” duygusu ve makam düşkünlüğü hakim…

Hem de “Madara” olma pahasına!

İşte örnek; Ali Koç!

Türkiye’nin en zengin ailesinin veliahttı olacaksın ve kendini “İstenmeyen adam” durumuna düşüresiye kadar makama sarılacaksın!

Basın toplantılarında defaten, “Ben başkan olduğum sürece Fenerbahçe’yi başkan yapmazlar” gibilerinden ipe sapa gelmeyecek söz söylemenin ardından bile koltuğu bırakmayacaksın!

Yıllarca şampiyon olamamanın aczini; yeni düşmanlar oluşturarak, halkı kin ve nefret duygusuyla karıştırmayı hedefleyerek gölgede bırakmaya çalışacaksın!

Samimi ve gönülden Fenerbahçeli taraftarlara “Ali Koç gidesiye kadar taraftarlık formasını çıkartıyoruz” dedirteceksin!

Ezeli rakip ve dost Galatasaray taraftarına, Fenerbahçe Başkanlığını, “Ali Koç başkan, Galatasaray şampiyon” sloganları attıracak kadar ayağa düşeceksin!

Sora da “En iyi Fenerbahçeli benim” nidaları atacaksın!

Soruyorum; Bunun neresi sevgi?

Hazret-i Ömer (radıyallahü teâlâ anh)’in “Kişiliğini makamdan alanlar, makamdan sonra kişiliksiz kalırlar” sözündeki misal gibi “Makamdan sonra kişiliksiz kalma” endişesi mi taşırsın?

“Paranla rezil olmak” deyimini kendin yaşadığın yetmiyormuş gibi koskoca Fenerbahçe kulübüne de mi yaşatmaya devam mı etmek istersin?

Bence hiç mahsuru yok, slogana devam;

Ali Koç başkan; Galatasaray şampiyon!

***

Ali Koç başkan, Galatasaray şampiyon! Makale: Ali Koç başkan, Galatasaray şampiyon!